Breaking News

‘DAIŞ ve türevleri Kürdistan’ı kaos ortamına dönüştürdü’

HABER MERKEZİ – DİK, “İnsanlığın beşiği, uygarlığın doğuş yeri olan Kürdistan coğrafyası, DAIŞ ve türevleri olan kirli özel savaş elemanları ile bugün kaotik bir ortama dönüştürmüş bulunmaktadır. Türkiye halklarının barış umutlarını yıkma girişiminde bulunan zihniyetin yapmış olduğu katliam ve tecavüzlere karşı; herkesi dur demeye çağırıyoruz” dedi.
DİK, Bakurê Kürdistan’da devletin yürüttüğü savaşın İslam dini açısından hiçbir ahlaki ve hukuki ölçüde yeri olmadığını belirtti. Varto’da katledildikten sonra bedeni teşhir edilen YJA-Star gerillası Kevser Eltürk’e (Ekin Van) uygulanan vahşete de dikkat çeken DİK, “Bu vahşetle insanlık onuru hiçe sayılmıştır. Kürt halkına yapılan bu vahşeti lanetle kınıyoruz” dedi.
Yazılı bir açıklama yapan Demokratik İslam Kongresi (DİK), “Bugün Kürdistan’da tekçi saltanat hülyaları uğruna devlet eliyle gerçekleştirilen vahşetin benzeri Ortadoğu’da insanlık düşmanı DAIŞ’de ancak görülebilmiştir” diyerek, tüm dünya insanlığına bu vahşete dur deme çağrısında bulunuldu.
‘Her savaşın bir ahlakı vardır’
“İslam dini ve diğer bütün Semavi dinler barışı esas alır” diyen Demokratik İslam Kongresi açıklamasında şunlara dikkat çekti: “İslam dinine göre savaş, sadece kendilerine zulüm edilenlere cevaz verilmiştir. Bunun dışındaki savaşlar İslam ahlakına uymayan savaşlardır. Hak taleplerine karşılık savaşın dayatılmasının İslam’ın savaş ahlakında yeri yoktur. Tüm bunlarla birlikte cevaz verilen savaşlarda da, savaşın bir ahlakı vardır ki, Hz. Muhammed (SAV) bunların üzerinde önemle durmuştur. Çocukların, yaşlıların, kadınların, din adamlarının, hayvanların ve savaşla ilgisi olmayan sivillerin öldürülmemesini, ağaçların, bitkilerin, ev ve arazilerin yakılmamasını, savaşta öldürülenlere “müsle” (cesetlerle oynamak, işkence etmek, uygunsuz duruma düşürmek ve uzuvlarını kesmek gibi)’nin yapılmaması konusunda defalarca savaşı yöneten komutanlara talimat olarak ifade etmiştir.”
‘Muktedirlerin savaşı İslami ahlaka sığmamaktadır’
Günümüzde Türkiye’deki muktedirlerin, yürüttüğü ve devam ettirdiği savaşın İslam dini açısından, hiçbir ahlaki ve hukuki ölçüde yeri olmadığını belirten DİK, “Bu savaşta yapılan ahlaksızlıklar da hiçbir İslami ve insani ahlaka sığmamaktadır.
Bugün Kürdistan’da tekçi saltanat hülyaları uğruna devlet eliyle gerçekleştirilen vahşetin benzeri Ortadoğu’da insanlık düşmanı DAIŞ’de ancak görülebilmiştir. Varto’da 3 gençle birlikte hunharca katledilen Kevser Eltürk, kirli savaş elemanlarınca; bedeni teşhir edilerek, fotoğrafı servis edilmiştir. Kürdistan’ın Nusaybin, Ağrı ve Amed kentlerinde ve Türkiye’nin değişik yerlerinde; yapılan katliamlarla insanlık onuru hiçe sayılmıştır. Kürt halkına karşı yapılan bu vahşeti lanetliyoruz” dedi.
‘DAIŞ’ın türevleri halkların başına beladır’
Yürütülen kirli savaşın özelde Kürtleri, genelde tüm halkların başına bela olan muktedirlerin özel savaş elemanlarıyla ve hiçbir ahlak tanınmadan yürütüldüğü belirtilen açıklamada şunlar vurgulandı: “Tek adam sistemiyle halkların barış umutları yıkılmak istenmektedir.
İnsanlığın beşiği, uygarlığın doğuş yeri olan Kürdistan coğrafyası, DAIŞ ve türevleri olan kirli özel savaş elemanları ile bugün kaotik bir ortama dönüştürmüş bulunmaktadır. Hiç bir insani, dini, ahlaki ve demokratik değeri tanımayan ve özelde Kürt, genelde ise diğer halkların başına bela olan bu muktedirlerin oluşturdukları özel savaş elemanlarıyla, her gün bir yerlere saldırmakta, insanlık adına ne varsa yakıp yıkmaktadırlar.
Dün Kobanê’de Kürt halkının tarihi direnişi karşısında büyük bir yenilgi alan DAIŞ çeteleri Şengal’de Êzîdî Kürtlere saldırarak Kürt halkından intikam almak istediler, bölgedeki kimi muktedirler büyük desteklerine rağmen, başaramadılar. Bugün ise tek adam sistemini, özel harekat elemanlarının ortaya çıkardığı savaş ve terörü ile dayatarak, Türkiye halklarının barış umutlarını yıkma girişiminde bulunmaktadırlar. Tüm dünya kamuoyunu, her geçen gün Kürdistan’da hiçbir inançsal, insani ve demokratik değeri tanımayan bu zihniyetin yapmış olduğu katliam ve tecavüzlere karşı; dur demeye çağırıyoruz.”
Ortak mücadele büyütülmelidir
Bu zulmü uygulayanlara karşı halkların birlikte mücadele geliştirmeleri gerektiği de ifade edilen açıklamada, “Bu zulmü uygulayanlara karşı halklar birlikte mücadele geliştirmelidir. Halkların ilahi bir tasarruf gereği meydana gelen farklılıkları ile demokratik sistemde eşit ve özgürce yaşamını tehdit eden zihniyete karşı, Türkiye halkları başta olmak üzere tüm dünya ve Ortadoğu halklarını demokrasiden, eşitlikten ve özgürlüklerden yana olan tüm toplumsal kesimleri, insani ve vicdani olan bu ilkeyi ortak savunmaya birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz.
Bu tarihi görev ve sorumlukların gerçekleştirilmesini engelleyen, geri duran siyasal yapıları ne tarih ne de Kürt halkı affetmeyecektir.”
foto arsiv

No comments