Breaking News

Ahrar'uş Şam'ın yeni lideri Ankara'ya yakın

Ahrar'uş Şam'ın yeni seçilen liderinin, hakkındaki 'Türk vatandaşı' iddiaları bir tarafa, Ankara'ya ve Ankara'nın Suriye politikasına yakınlığı ile biliniyor.

Suriye'de Beşar Esad yönetimine karşı savaşan El Kaide bağlantılı Ahrar'uş Şam'da liderlik değişimi yaşandı.
Örgütün lideri Hasan Abbud'un da aralarında bulunduğu üst düzey yetkilileri, geçen sene Eylül ayında İdlib'deki bir saldırıda öldürülmüştü. Bu olay sonrası Abbud'un yerine Ebu Cabir (Haşim el-Şeyh) getirilmişti.
Büyük darbe aldığı düşünülen Ahrar'uş Şam, buna rağmen bölge ülkelerinin, özellikle de Türkiye ile Katar'ın desteğiyle askeri başarılar kazanmaya devam etti. Bu başarılardan en önemlisi, Nusra Cephesi ile birlikte öncülük ettiği Fetih Ordusu isimli koalisyonun İdlib'i ele geçirmesiydi. 
Ahrar, bu süre içerisinde Sukur eş-Şam ile de birleşirken, Batı'ya kendisini "ılımlı" olarak pazarlama sürecine de girdi. Bu sürecin bir bölümü Telegraph ve Washington Post gibi ünlü gazetelerde makaleler yayımlamayı içerirken, diğeri Türkiye-Suriye arasındaki Bab es-Selame'yi "sivil" denetime bırakmak oldu.
Tüm bunlara rağmen ABD'de Ahrar'uş Şam'a yönelik soğuk bakış sürüyor. ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı koalisyon, zaman zaman Ahrar mevzilerini de vuruyor. Ancak ABD'nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford ve "Ortadoğu uzmanı" Charles Lister gibi isimler Batı'nın Ahrar'a destek vermesi gerektiğini savunuyorlar.
Yeni Lider Ankara'ya yakın bir isim
Ebu Cabir'in yerine getirilen yeni Ahrar'uş Şam lideri, inşaat mühendisi 1981 doğumlu Muhanned el-Masri (Ebu Yahya el-Hamavi). 
Grup, resmi olarak liderlik değişimi kararının "planlı ve oybirliği" ile alındığını söyledi. Ebu Cabir de, değişikliği kendi Twitter hesabından duyurdu.
Eski FBI ajanı Ali Soufan'ın liderliğindeki Soufan Group'a göre, Ahrar'uş Şam'ın "kalesi" olan Hama'dan el-Masri'nin seçilmesi ve "kaynağa dönüş" görüntüsü, örgüt içindeki gerilimleri yatıştırmaya yarayabilir.
Ancak esas "rahatlama"nın uluslararası ve bölgesel destekte yaşanacağı ileri sürülüyor. Masri'nin selefi Ebu Cabir'in, Türkiye'nin Halep'in kuzeyindeki "güvenli bölge" planına tereddütle yaklaştığı, ancak yeni liderin bu konuda Ankara'ya tam güvence verdiği söyleniyor.
Bunun yanı sıra, Masri'nin, Batı'nın temel kaygılarından olan Ahrar-Nusra işbirliğini de azaltacağına dair beklentiler bulunuyor.
Öte yandan Lübnan'dan yayın yapan Es Sefir'e konuşan bir kaynak, Hamavi'nin Türk istihbaratı ile bağlantısını Ahrar'uş Şam müftüsü Ebul Abbas Şami aracılığıyla sağladığını, Şami'nin 90'lı yıllar boyunca Türk istihbaratı tarafından kullanıldığını öne sürdü.
Aynı haberde, Ebu Cabir liderliği bırakmadan önce, Türkiye'nin tampon bölge planına karşı çıkan iki dini liderin, Ebu Şuayib el-Mısri ve Ebu Muhammed el-Sadık'ın Ahrar'dan ayrıldığı öne sürülüyor.
Öte yandan, yeni liderin 2013 yılında Türk vatandaşı olduğu, İstanbul Başakşehir'de bir evde oturduğu ve bir otomobil galerisine ortak olduğu ileri sürülüyor.
Sol

No comments