Özgürlük yolunda ölümsüzleşen Komutan: Ebû Leyla
MINBIC – Ebu Leyla’nın Minbic’i görme umudu, şehadet
kavşağında ölümsüzlükle buluşmaya dönüştü. Komutan Faysal, Özgür
Minbic’i görme yolunda özgür bir ölümsüz oldu.
Faysal Saidûn (Ebû Leyla), henüz 32 yaşında, çocukluğunun kenti olan Minbic’in kurtarılıp özgürleştirilmesi yolunda, geride Rojava ve Suriye devrim tarihinde derin devrimci izler bırakarak şehadete ulaştı.
Faysal Ebu Leyla, 1984 yılında Kobanê’de doğdu. Çocukluğu Minbic sokaklarında, halkının bağrında geçti. Gün be gün, kanat çırpan bir kelebek misali yükseldi. Ailesinin karşılaştığı ağır maddi yaşam koşulları nedeniyle okuyamadı. Henüz küçük yaşında emekle tanıştı. Ailesine katıda bulunmak için en ağır işlerde çalıştı. Evlendi ve tümü kız olan dört çocuk babası oldu.
Devrimcilik dersleri ve geride bıraktığı izler
Suriye halk devriminde halkını Baas rejimine karşı savunmak için başkaldırıp silahlanan ilk insanlardan biri oldu Ebû Leyla. Devrimci mücadelesinde başta Halep olmak üzere Lazkiye’den Eyn Îsa’ya birçok farklı alanda Baas rejimine karşı savaşan güçlere komutanlık yaptı.
Daha sonra silahlı gruplar kurarak, tarihte birçok yeri yakıp yıkan, nice toprakları kasıp kavuran Moğol istilasını anımsatan DAIŞ çetelerine karşı Minbic ve Cerablus’ta aktif mücadeleye atıldı. Kurduğu bu silahlı gruplarla Minbic Kültür Merkezi ve Cerablus’un birçok yerinde DAIŞ çetebaşlarına karşı etkili eylemler gerçekleştirip ağır darbeler vurdu.
6. yılına giren Suriye devrim hareketinde büyük bir direniş ve mücadeleyle dolu bir duruşun sahibi olan Ebû Leyla, 2013 yılında Cebhet El-Ekrad (Kürt Cephesi) şemsiyesi altında mücadele eden “Ehrar Sûriye Tugayı”nı (Suriye Kurtuluş Tugayı) kurdu. 2014’te ise, “Suwar Cebhet El-Şerqiye” (Doğu Cephesi Devrimcileri) adıyla yeni bir grup oluşturdu. Ardından bu güce bağlı “Şems El-Şemal” (Kuzey Güneşi) Taburları’nı kurarak şehit düştüğü güne kadar da Şems El-Şemal’in askeri komutanlığını yaptı.
Kahramanca Halep, Minbic, Bab, Cerablus, En İsa, Gire Spi ve Kobane’de DAIŞ’a karşı savaştı Ebu Leyla. O Kobane direnişinde öncü bir komutan olarak aktif bir şekilde savaşıp direnişin sembollerinden biri oldu.
Mürşitpınar savaşının komutanı Ebu Leyla
Ölüm ve kalım savaşının verildiği Kobane savaşının her anına Ebu Leyla şahitlik etti ve yaşadı. Bu şahitliği en çok da Mürşitpınar savaşında yaşadı.
DAIŞ çeteleri ve Türk devletinin 29 Kasım 2014 tarihinde Mürşitpınar sınır kapısına ortak saldırı gerçekleştirdikleri zaman Ebu Leyla savaşçı ve komutan olarak sınır’da çetelere karşı göğüs göğüse savaşarak siper etti. Çetelerin ilerlemesini engellemek için yaşanan o şiddetli çatışma anlarının birinde kafasından yaranmasına rağmen alan’dan çıkmadı/uzaklaşmadı.
Ajansımızın eline geçen bir görüntüde başından yaralandığı ve yüzünden kanlar aktığı an: ‘Yaşasın YPG direnişi’ çığlığı ile çatışmanın yaşandığı başka bir mevziye yöneliyor. Bu sözlerinin ardından ağır yaralanarak savaş arkadaşları tarafından çatışma alanından uzaklaştırılıyor.
Şehid Faysal’ın kızı Leyla
Bu direnişte yaralandıktan sonra, Ebû Leyla (özgür günleri görme umuduyla) bir kez daha Kobani’ye döndü. Kobani kırsalını özgürleştirme hamlesine katıldı. Sirrîn, Girê Spî, Hol, Şedadê, Êyn Îsa ve Tişrîn Barajı’nın özgürleştirme operasyonlarında yer aldı. O Suriye’nin her karış toprağının özgürleşeceği günleri görme umuduyla çetelere karşı onur mücadelesini yürüttü. Onun içinde yüzünden tebessümü bir an olsun eksik etmedi.
Devrimin gülen yüzü
Tüm benliğini Rojava ve Suriye devrimine adayan Komutan Ebû Leyla yüzünden gülümsemeyi eksik etmeden devrim ütopyasına sadece zaferi koyan bir kişilik olarak akıllarda yer edindi. Ahmet Arif’in ‘Yiğitleri ki her yanı bir parça vatan’ dizelerinden dökülen ülkesinin hayırlı evladı Ebû Leyla, en zor alanlarda, en şiddetli çatışmaların yılmaz komutanı ve savaşçılarının siper arkadaşıydı.
Tarihi Kobani direnişinde barbar DAIŞ çetelerine karşı amansız direnişte “Ben şuanda dünyanın en güzel yerindeyim. Benden daha keyiflisi yok” sözünün sahibiydi.
Kızına mesajı
Kızı Rehef’e ve tüm çocuklar özgür bir gelecek bırakmak isteyen Ebû Leyla Kobani’de savaşın en yoğun olduğu o dönemlerde kızını arardı. Kızı bir cümleyle “baba seni çok özledim” dedi. Büyük komutan; “Kızım, ben direniş cephelerinde bir ülkeyi özgürleştiriyorum. Kısa sürede seni görmeye gelirim” diye yanıtladı onu.
Komutan Ebû Leyla çok sevdiği kızının ismini almıştı. Onur mücadelesine başlamadan önce kızına bir mesaj kaleme almıştı.
Komutan Ebû Leyla’nın kaleminden kızına mesaj şöyle:
“Sevgili Leyla’ma
Görevimiz olan seni ve senin gibi çocukları savunmak ve o temelde savaşmak için bu yoldayız.
Büyüdüğünüz zaman babalarımız ve dedemlerimiz bizim için hiç bir şey yapmadı düşüncesiyle bizi suçlamayacağınızı umuyorum.
Seni ve senin gibi çocuklar için savaşacağım, karşılaştığımız bütün tehlikelere bu toprakların çocukları daha güzel bir gelecek ve özgürlük içinde yaşasınlar diye göğüs geriyoruz.
Bizim aziz ülkemiz Suriye tamamıyla özgürleşene kadar bu devrimi sürdüreceğiz.
Seni çok özledim!
Leyla tatlım emin ol ki şehit ya da diri ne durumda olsam olayım, her zaman babanla gurur duyacaksın.
Seni öpüyorum.
Baban Ebu Leyla, Kobane”
Demokratik Suriye’nin izinde…
Demokratik Suriye Güçleri’nin kurucusu ve genel komutanlarından olan Ebû Leyla, aynı zamanda Şems El-Şemal Taburu’nun da kurucusu idi.
Umutlarının gerçekleşmesini Özgür bir Suriye’den geçeceğini düşünen Ebû Leyla, Minbîc Askeri Meclisi’nin de genel komutanlık üyesi görevini üstlenerek Minbic’i Özgürleştirme Operasyonu’nda başlamasında öncülük rolü oynadı.
Minbic’in özgürlüğünde gördü aydınlığı
Minbic’i Özgürleştirme Operasyonu’nda kent merkezine ulaşmaya çok az kalmıştı.
Ebû Leyla kameralarımıza yaptığı açıklamada, “ Evimize ulaşmaya çok az kaldı, Minbic’i görmeye çok az kaldı’ demişti.
Ebû Leyla, 1 Haziran 2016’da startı verilen Minbiç’i kurtarma operasyonunda 3 Haziran günü Xefiet Ebû Qelqel Köyü’nde, bir havan topunun yakınına düşmesi sonucunda ağır yaralandı. Başından aldığı şarapnel parçasıyla yaralanan Ebû Leyla, kaldırıldığı Silêmanî’de (Süleymaniye) doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak 32 yaşında şehitler kervanına katıldı.
Ebû Leyla’nın şehadeti üzerine Minbic Askeri Meclisi, yaptığı yazılı açıklama ile onun anılarına bağlılık gereği, Minbic’i kurtarma operasyonunun “Komutan Şehit Faysal Ebu Leyla” adıyla devam edeceğini duyurdu. Açıklamada Ebû Leyla’nın anılarını yaşatma sözü verildi.
(aç/a/ad/u)
ANHA
Faysal Saidûn (Ebû Leyla), henüz 32 yaşında, çocukluğunun kenti olan Minbic’in kurtarılıp özgürleştirilmesi yolunda, geride Rojava ve Suriye devrim tarihinde derin devrimci izler bırakarak şehadete ulaştı.
Faysal Ebu Leyla, 1984 yılında Kobanê’de doğdu. Çocukluğu Minbic sokaklarında, halkının bağrında geçti. Gün be gün, kanat çırpan bir kelebek misali yükseldi. Ailesinin karşılaştığı ağır maddi yaşam koşulları nedeniyle okuyamadı. Henüz küçük yaşında emekle tanıştı. Ailesine katıda bulunmak için en ağır işlerde çalıştı. Evlendi ve tümü kız olan dört çocuk babası oldu.
Devrimcilik dersleri ve geride bıraktığı izler
Suriye halk devriminde halkını Baas rejimine karşı savunmak için başkaldırıp silahlanan ilk insanlardan biri oldu Ebû Leyla. Devrimci mücadelesinde başta Halep olmak üzere Lazkiye’den Eyn Îsa’ya birçok farklı alanda Baas rejimine karşı savaşan güçlere komutanlık yaptı.
Daha sonra silahlı gruplar kurarak, tarihte birçok yeri yakıp yıkan, nice toprakları kasıp kavuran Moğol istilasını anımsatan DAIŞ çetelerine karşı Minbic ve Cerablus’ta aktif mücadeleye atıldı. Kurduğu bu silahlı gruplarla Minbic Kültür Merkezi ve Cerablus’un birçok yerinde DAIŞ çetebaşlarına karşı etkili eylemler gerçekleştirip ağır darbeler vurdu.
6. yılına giren Suriye devrim hareketinde büyük bir direniş ve mücadeleyle dolu bir duruşun sahibi olan Ebû Leyla, 2013 yılında Cebhet El-Ekrad (Kürt Cephesi) şemsiyesi altında mücadele eden “Ehrar Sûriye Tugayı”nı (Suriye Kurtuluş Tugayı) kurdu. 2014’te ise, “Suwar Cebhet El-Şerqiye” (Doğu Cephesi Devrimcileri) adıyla yeni bir grup oluşturdu. Ardından bu güce bağlı “Şems El-Şemal” (Kuzey Güneşi) Taburları’nı kurarak şehit düştüğü güne kadar da Şems El-Şemal’in askeri komutanlığını yaptı.
Kahramanca Halep, Minbic, Bab, Cerablus, En İsa, Gire Spi ve Kobane’de DAIŞ’a karşı savaştı Ebu Leyla. O Kobane direnişinde öncü bir komutan olarak aktif bir şekilde savaşıp direnişin sembollerinden biri oldu.
Mürşitpınar savaşının komutanı Ebu Leyla
Ölüm ve kalım savaşının verildiği Kobane savaşının her anına Ebu Leyla şahitlik etti ve yaşadı. Bu şahitliği en çok da Mürşitpınar savaşında yaşadı.
DAIŞ çeteleri ve Türk devletinin 29 Kasım 2014 tarihinde Mürşitpınar sınır kapısına ortak saldırı gerçekleştirdikleri zaman Ebu Leyla savaşçı ve komutan olarak sınır’da çetelere karşı göğüs göğüse savaşarak siper etti. Çetelerin ilerlemesini engellemek için yaşanan o şiddetli çatışma anlarının birinde kafasından yaranmasına rağmen alan’dan çıkmadı/uzaklaşmadı.
Ajansımızın eline geçen bir görüntüde başından yaralandığı ve yüzünden kanlar aktığı an: ‘Yaşasın YPG direnişi’ çığlığı ile çatışmanın yaşandığı başka bir mevziye yöneliyor. Bu sözlerinin ardından ağır yaralanarak savaş arkadaşları tarafından çatışma alanından uzaklaştırılıyor.
Şehid Faysal’ın kızı Leyla
Bu direnişte yaralandıktan sonra, Ebû Leyla (özgür günleri görme umuduyla) bir kez daha Kobani’ye döndü. Kobani kırsalını özgürleştirme hamlesine katıldı. Sirrîn, Girê Spî, Hol, Şedadê, Êyn Îsa ve Tişrîn Barajı’nın özgürleştirme operasyonlarında yer aldı. O Suriye’nin her karış toprağının özgürleşeceği günleri görme umuduyla çetelere karşı onur mücadelesini yürüttü. Onun içinde yüzünden tebessümü bir an olsun eksik etmedi.
Devrimin gülen yüzü
Tüm benliğini Rojava ve Suriye devrimine adayan Komutan Ebû Leyla yüzünden gülümsemeyi eksik etmeden devrim ütopyasına sadece zaferi koyan bir kişilik olarak akıllarda yer edindi. Ahmet Arif’in ‘Yiğitleri ki her yanı bir parça vatan’ dizelerinden dökülen ülkesinin hayırlı evladı Ebû Leyla, en zor alanlarda, en şiddetli çatışmaların yılmaz komutanı ve savaşçılarının siper arkadaşıydı.
Tarihi Kobani direnişinde barbar DAIŞ çetelerine karşı amansız direnişte “Ben şuanda dünyanın en güzel yerindeyim. Benden daha keyiflisi yok” sözünün sahibiydi.
Kızına mesajı
Kızı Rehef’e ve tüm çocuklar özgür bir gelecek bırakmak isteyen Ebû Leyla Kobani’de savaşın en yoğun olduğu o dönemlerde kızını arardı. Kızı bir cümleyle “baba seni çok özledim” dedi. Büyük komutan; “Kızım, ben direniş cephelerinde bir ülkeyi özgürleştiriyorum. Kısa sürede seni görmeye gelirim” diye yanıtladı onu.
Komutan Ebû Leyla çok sevdiği kızının ismini almıştı. Onur mücadelesine başlamadan önce kızına bir mesaj kaleme almıştı.
Komutan Ebû Leyla’nın kaleminden kızına mesaj şöyle:
“Sevgili Leyla’ma
Görevimiz olan seni ve senin gibi çocukları savunmak ve o temelde savaşmak için bu yoldayız.
Büyüdüğünüz zaman babalarımız ve dedemlerimiz bizim için hiç bir şey yapmadı düşüncesiyle bizi suçlamayacağınızı umuyorum.
Seni ve senin gibi çocuklar için savaşacağım, karşılaştığımız bütün tehlikelere bu toprakların çocukları daha güzel bir gelecek ve özgürlük içinde yaşasınlar diye göğüs geriyoruz.
Bizim aziz ülkemiz Suriye tamamıyla özgürleşene kadar bu devrimi sürdüreceğiz.
Seni çok özledim!
Leyla tatlım emin ol ki şehit ya da diri ne durumda olsam olayım, her zaman babanla gurur duyacaksın.
Seni öpüyorum.
Baban Ebu Leyla, Kobane”
Demokratik Suriye’nin izinde…
Demokratik Suriye Güçleri’nin kurucusu ve genel komutanlarından olan Ebû Leyla, aynı zamanda Şems El-Şemal Taburu’nun da kurucusu idi.
Umutlarının gerçekleşmesini Özgür bir Suriye’den geçeceğini düşünen Ebû Leyla, Minbîc Askeri Meclisi’nin de genel komutanlık üyesi görevini üstlenerek Minbic’i Özgürleştirme Operasyonu’nda başlamasında öncülük rolü oynadı.
Minbic’in özgürlüğünde gördü aydınlığı
Minbic’i Özgürleştirme Operasyonu’nda kent merkezine ulaşmaya çok az kalmıştı.
Ebû Leyla kameralarımıza yaptığı açıklamada, “ Evimize ulaşmaya çok az kaldı, Minbic’i görmeye çok az kaldı’ demişti.
Ebû Leyla, 1 Haziran 2016’da startı verilen Minbiç’i kurtarma operasyonunda 3 Haziran günü Xefiet Ebû Qelqel Köyü’nde, bir havan topunun yakınına düşmesi sonucunda ağır yaralandı. Başından aldığı şarapnel parçasıyla yaralanan Ebû Leyla, kaldırıldığı Silêmanî’de (Süleymaniye) doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak 32 yaşında şehitler kervanına katıldı.
Ebû Leyla’nın şehadeti üzerine Minbic Askeri Meclisi, yaptığı yazılı açıklama ile onun anılarına bağlılık gereği, Minbic’i kurtarma operasyonunun “Komutan Şehit Faysal Ebu Leyla” adıyla devam edeceğini duyurdu. Açıklamada Ebû Leyla’nın anılarını yaşatma sözü verildi.
(aç/a/ad/u)
ANHA
No comments