Breaking News

Suriye nereye gidiyor?



HAYRİ DEMİR

HABER MERKEZİ – Suriye’de Mart 2011 ile başlayan ve ardından birçok küresel ve bölgesel gücünde dahil olduğu “vekalet savaşına” dönüşen iç savaşta milyonlarca insan göç etmek zorunda kaldı. Yüzbinlerce kişinin yaşamını yitirdiği bu savaşta 5’inci yıl geride kaldı. Görüşme ve arayışların sonuç vermediği Suriye’deki bu savaşın nasıl çözüme kavuşacağı ana tartışma konusu. Ancak Rojava’da örülen ve demokratik Suriye’nin bir minyatürü olması itibariyle gelişen sistem, çözüm noktasında en önemli alternatif olarak duruyor.

Milyonlarca insanın göç etmek zorunda kaldığı ve her gün yüzlerce kişinin öldüğü Suriye’deki iç savaş 5’inci yılını geride bıraktı. 27 Şubat’ta ilan edilen ateşkese rağmen savaşın birçok bölgede devam ettiği ülkenin geleceği ve savaşın daha ne kadar süreceği noktasındaki belirsizlik sürüyor. İlk olarak demokratik taleplerle başlayan sonrasında bölgesel ve küresel güçlerinde dahil olmasıyla “vekalet savaşına” dönüşen iç savaşın çözüme kavuşturulması arayışlar ise bu güçlerin çıkarlarından dolayı askıda kalıyor.

Taraflar

Ülkedeki iç savaşın “vekalet savaşına” dönüşmesinin ardından birçok tarafta ortaya çıktı. Mevcut durumda ülkenin yarısından fazlası DAIŞ çetelerinin işgali altında. DAIŞ’in yanı sıra Suriye’deki bir diğer çete grupta El Kaide’nin Suriye kolu sayılan El Nusra. İç savaşın başlamasının ardından ordudan kaçan askerler tarafından kurulan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), Körfez ülkeleri tarafından desteklenen Ehrar El Şam, ülkedeki bir diğer İslamcı örgüt de 2013 yılında Şam yakınlarındaki Guta’da kurulan İslam Ordusu. Bunların yanı sıra Halep’in içinde ve şehrin kuzeyinde DAIŞ ve rejime karşı savaşan Şam Cephesi’nde Suriye’deki taraflardan birisi. Ayrıca Lübnan merkezli Şii Hizbullah, Suriye askeriyle birlikte savaşan Ulusal Savunma Gücü de sahadaki taraflar.

Bunların yanı sıra ülkedeki en önemli taraf olan ve ülkenin geleceğinin belirlenmesinden de büyük bir rol oynayacak olan kesim ise Kürtler. Bugüne kadar DAIŞ’e karşı etkili bir şekilde başarı elde eden tek taraf olan Kürtler, ülkenin kuzeyinde yaşayan diğer halklarla birlikte demokratik bir gelecek inşa ediyor.

Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan gibi ülkeler rejime karşı açık bir şekilde çete grupları desteklerken, Türkiye’nin DAIŞ’e de destek sunduğu tüm dünya kamuoyunun sıkça konuştuğu bir konu. Öte yandan İran ve Rusya’da rejimin yanında yer alan iki önemli ülke.

Nasıl bir gelecek?

Ülkedeki çatışmaların son bulması ve çözümün gelmesi noktasında birçok senaryo tartışılıyor. “Esad ile geçiş” dönemi olarak ağırlık kazanan çözüm arayışları, “Esad’tan sonra nasıl bir tablo oluşacak” tartışmasına dönüşüyor. Rusya ne kadarda rejimi koruma istese de bu durumun ülkeyi demokratikleştirmeyeceği kesin. ABD de Esad’ın geçiş sürecine kadar kalmasını istiyor. Bu durumu Suriye’deki stratejisi “derinlere gömülen” Türkiye’de bir noktadan sonra desteklemeye başladı. Türkiye’nin “Kürt karşıtlığı”na rağmen ülkenin geleceğinin şekillenmesinde Kürtler temel aktör durumunda.

Cenevre görüşmeleri neden sonuçsuz kaldı?

Birçok ülkenin bir şekilde müdahil olduğu Suriye’deki bu çok taraflı ve çok yönlü iç savaşın çözüme kavuşması arayışı olan Cenevre görüşmeleri ilk olarak 2012’de, ikincisi 2014’te son olarak Ocak 2016’da toplandı. Ancak 3 görüşmeden de Suriye’nin geleceği noktasında bir sonuç çıkmadı. 30 Haziran 2012’de BMGK 5 daimi üyesi, AB temsilcileri, Arap Birliği Temsilcileri, Türkiye, Katar, Kuveyt ve Irak’ın katıldığı görüşmelerde rejim ve muhalefetinden katılım olmadı. Bu görüşmelerde ateşkesin sağlanması için BM denetiminde bir mekanizmanın oluşturulması kararlaştırıldı. Ancak küresel ve bölgesel güçlerin çıkarlarına uygun düşmediği için sonuç hüsran olduğu gibi ateşkeste sağlanamadı. 22 Ocak 2014’te ikinci kez gerçekleşen görüşmelere Suriyeli Muhalif ve Devrimci Güçler Koalisyonu (SMDK), Suriye rejiminin yanı sıra 40’a yakın ülke katıldı. İki tur yapılan bu görüşmelerden de sonuç çıkmadı. Ocak 2016’da gerçekleşen son görüşmeler gelecek açısından çok önemli görürse de önceki görüşmeler gibi sonuçsuz kaldı. Ve Mart ayı içerisinde yeniden toplanmak üzere ertelendi. Ancak 9 Mart’ta yapılması beklenen görüşmeler bir kez daha ertelendi. Son görüşmelerde 6 ay içinde geçiş hükümetinin kurulması ve 18 ay içinde seçimlerin yapılması hedefleniyordu.

Kürtlere ateşkes yok

Suriye’de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararı ile 27 Şubat’ta Suriye’de ateşkes ilan edildi. Ancak DAIŞ, Ehrar El Şam ve diğer çete gruplarının Rojava ve Halep’teki saldırılarını sürdürüyor.

Kürtsüz çözüm arayışları

3 kez sonuçsuz kalan bu görüşmelerin olumsuz sonuçlanmasının tek nedeni ise Suriye’nin toplumsal dinamikleri muhatap alınmaması oldu. Ülkenin en önemli toplumsal dinamiği olan ve ülkenin demokratik geleceği için mücadele yürüten PYD’nin bu görüşmelere davet edilmemesi, bu çözüm arayışlarının da sonuçsuz kalacağını daha görüşmelere başlanılmadan gösterdi. Rojava’da yaşayan Kürt, Arap, Türkmen, Süryani, Alevi ve Ermenilerin de temsiliyetinin bu haliyle görüşmelere yansımaması elbette ki görüşmelerin sonuçsuz kalmasının yol açtı. Ülkede terör estiren çete gruplarının görüşmelere çağrılmasına rağmen Kürtlerin dışlanması bu görüşmelerin ne kadar yapılırsa yapılsın sonuçsuz kalacağını gösterdi.

Suriye’deki çözümün adresi

Suriye’deki tüm senaryoların çözüm adresi ise Kürtler olarak duruyor. Kürtsüz bir çözümün Suriye’de mümkün olmadığı açık. İnsanlık değerlerini temsil eden Rojava modeli, Suriye’deki krizin de çözümü noktasında tek alternatif durumunda. Bu yüzden de Suriye’nin demokratikleştirilmesinde Kürtlerin statü, varlık, hak ve özgürlüklerinin tanınması olmazsa olmaz.

Demokratik Suriye mümkün mü?

Ülkelerin çıkarları doğrultusunda şekillendirmek istedikleri Suriye’nin demokratikleşip demokratikleşmeyeceği Rojava şahsında kendisini gösteriyor. Demokratik Suriye’nin minyatürü olan Rojava’da tüm halkların demokratik bir zeminde temsilini bulması, Suriye’nin geleceğinin şekillenmesi açısından da tek alternatif olarak duruyor. Çok farklı kimliklerin ve dillerin olduğu Suriye’de bu zenginliği bir araya getirecek olan demokratik bir federasyon krizin çözümü noktasında kendisini dayatıyor.

BİTTİ

No comments