Dom'un önünde sabahlayan Kürtler: Bugün onur günüdür

Almanya’nın Köln kentinde yaşayan Kürtler ve dostları, DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye yönelik işgal saldırılarını protesto etmek için Dom kilisesinin önünde nöbet eyleminde. Burada sabahlayan göstericiler, Avrupa'da yaşayan bütün Kürtleri, Kobanê'ye sahip çıkmaya çağırdı.

Kürtler, DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye yönelik saldırılarını protesto etmek için dünya çapında, sokaklarda. Avrupa'daki Kürler de KCD-E çağrısı üzerine başta Almanya olmak üzere birçok merkezde sokağa çıkarak, DAİŞ çetelerinin Kobanê kentine yönelik işgal girişimini protesto etti. Bu amaçla Köln kentinde bulunan tarihi Dom kilisesinin önünde Kürtler, yüzlerce kişinin katılımıyla bir protesto gösterisi düzenledi. Köln Demokratik Kürt Toplum Merkezi ve TJK'nin organizesiyle yapılan protesto gösterisi nöbet eylemine dönüştü. Kürtler, süresiz olmak üzere Köln Dom kilisesi önünde nöbet eylemine başladı. Geceyi Dom kilisesinin önünde geçiren göstericiler, Avrupa'da yaşayan Kürtlere çağrı yaparak, protesto gösterilerine katılmaları istedi. Batı devletlerine de DAİŞ'in katliamlarını durdurması için müdahale etmesini isteyen Kürtler, Türk devletini de kınadı.

NAV-DEM EŞBAŞKANI: GÜN ONUR GÜNÜDÜR

NAV-DEM Eşbaşkanı Dilek Satılmış, Kobanê'deki direnişe dikkat çekerek,“DAİŞ, 10 gündür ağır silahlarıyla Kobanê'ye saldırıyor. Bu saldırılara karşı büyük bir direniş, yaşanıyor. Halkımız ayakta. Biz de Avrupa'da direnişine cevap olabilmek için Dom kilisesinin önünde süresiz bir çadır eylemi başlattık. Kobanê direnişi devam ettikçe bizim eylemlerimiz de Avrupa'da devam edecek. Sadece nöbet eylemi ve protesto gösterileri yapmayacağız. Kilise, sivil toplum örgütleri ve Alman kurumlarına DAİŞ'in katliamlarına dikkat çekmek için bilgilendirme yapacağız” dedi. DAİŞ çetelerine karşı birlik çağrısı da yapan Satılmış, devamla şunları söyledi: “Avrupa'daki Kürtler ayaklanmalı. Çünkü gün onur ve şeref günüdür. Herkes onuruna sahip çıkması gerekiyor.”

Eyleme aktif katılan MLKP örgütü adına Haydar Güler de Kobanê devrimi kendilerinin devrimi olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Rojava devrimi korunmalı. O devrim bizim de devrimimizdir. Biz böyle bakıyoruz. Bugün bizim de silahlı güçlerimizde orada DAİŞ'e karşı savaşıyor. Bu devriminin savunulması gerekiyor. Onun için her yerde yapılacak eylem ve gösterilerin aktif içerisinde yer alıyoruz. Diğer devrimci ve demokratik kurumlara da çağrım, herkesi bu devrimin içerisinde yer alması gerekiyor. Bu devrimin savunulması için bütün alanlarda mücadele edilmeli.”

Şengê Kahraman ise Dom kilisesinin önünde sabahlayan eylemcilerden. Kahraman, yaşanan saldırı ve kuşatmaya karşı ancak direnerek, cevap verileceğine inanıyor. Her Kürde görevler, düştüğünü hatırlatan Şengê Kahraman, “Özelliklede Avrupa'da yaşayan Kürtlere büyük görevler düşüyor. Bu bizim tek şansımız. Ya yok olacağız ya da kazanacağız. Eğer bugünü değerlendirmezsek bir daha böylesi bir şansı bulamayız. Uyku bizim için haram olmalı. Seferberlik içerisinde olmalıyız. Yoksa kurtuluş olmaz” uyarısında bulundu.

'BU KÜRDİSTAN'A SALDIRIDIR'

Nöbet eylemine katılan Koma Berxwedan üyesi sanatçı Serdar Azad da, geliş amacını şu sözlerle açıkladı: “ Bu Kürdistan'a bir saldırıdır. Sadece Kobanê'yi ilgilendirmiyor. Her Kürdü ilgilendiriyor. Onun için başta sanatçılar olmak üzere toplumun bütün kesimleri bulunduğu her alanda eylem ve gösterilere katılarak, Kobanê'ya sahip çıkmalı. Çünkü eğer Kobanê'de bir başarı olursa büyük Kürdistan'ın temel taşı olur. Yok Kobanê düşerse bizim için bir yenilgi olur. Herkes bu bilinçle hareket etmeli.” Kürt sanatçılarının Kobanê'ye sahip çıkmasını isteyen sanatçı Azad,“ Sanatçı olmak sadece mikrofon başına geçip şarkı söylemek değildir. Sanatçının topluma ve halka öncülük görevi de var” dedi.

Eylemci Aysel Mert ise duygularını şu sözlerle ifade etti: “Çocuklar katlediliyor, insanların kafaları kesiliyor, kadınlar kaçırılıyor, ama kimse sesini çıkarmıyor. Eğer Kürtlerin vicdanı olsa bugün ayakta olurlar. Mesud Berzani'yi kınıyorum. Eğer rolünü oynasaydı bugün bunlar olmazdı.”

AİLECE NÖBET EYLEMİNDELER

“Herkes birşey yapmalı“ diyen bir diğer bir eylemci Evin Gedik de Kobanê’de direniş varken evlerinde rahat uyuyamayacaklarının altını çizerek,“ Şu anda saat 01:30 biz Dom kilisesinin önünde eylemdeyiz. Kobanê'de büyük bir direniş var. Biz de burada boş kalamayız. Evde oturmanın zamanı değil. Elimizde ne geliyorsa onu yapmalıyız. Maddi ve manevi olarak, katkı sunmalıyız. Bir değil, on değil gece değil, Kobanê de direniş olduğu sürece biz ayakta olmalıyız. İki tabak yemek yiyeceğimize bir tabak yemeli, diğerini de oraya aktarmalıyız“ diyerek, Avrupa'daki Kürtleri Kobanê'ye sahip çıkmaya çağırdı.

Amed Musa ise Rojava'nın Dêrik kentinden. Kobanê'ye ses olmak için eylem içerisinde olduğunu belirten Musa, “Biz PYD üyesiyiz. Elimizde ne gelirse onları yapacağız. Nerede ve ne bizden istense biz orada varız. Kobanê yalnız değildir. Bugün burada eylemdeyiz yarın bizden savaşmak istense savaşa da gideriz” diye konuştu.

Evin Aslan ise eylemlerin daha fazla olması gerektiğini kaydederek, şunları söyledi: “Bir gün iki gün Dom'un önüne gelerek, eylem yapmak yetmez. Sokaklara çıkmalı, gösteriler yapmalıyız. Uluslararası kamuoyunu bilgilendirmeliyiz. Dikkatlerini çekmeliyiz“ dedi. Aslan, Alman devletine de çağrıda bulunarak, ülke çapında bir çok DAİŞ üyesi olduğunu ve serbest dolaştıklarını belirterek, bunları tutuklamasını çağrısında bulundu. Hüseyin Aşkın da bir vahşet tehlikesi olduğunu belirterek,“Bütün Kürt gençleri olarak, ayaklanmalıyız. Gerekirse Kobanê'ya gitmeliyiz” diyerek, gençliği mücadele etmeye çağırdı.

Alkan ailesi de çocuklar dahil 10 kişiyle Dom kilisesinin önündeki nöbet eylemine katılmış. Aile adına Dilê Alkan, Kobanê'nin DAİŞ çetelerinin eline geçmeyeceğine dair inancının tam olduğunu belirterek, “Bu devletlerin hevesleri kursağında kalacak. Başta da AKP hükümetinin. Çünkü Kobanê düşmeyecek. Kahraman Kürt gençleri olduğu sürece biz kazanacağız” diye konuştu.