'Gerilla ile birlikte Kürdistan'ı savunuyoruz'
Kerkük'e bağlı Dakuk kasabası peşmerge sorumlusu Muhammed Rüstem, IŞİD saldırıları ardından gerilla güçlerinin Güney Kürdistan'a gelişinin, tüm Kürdistan'ın savunulması anlamına geldiğini söyledi. Rüstem, "Kürdistan üzerinde yaşayan tüm halkların savunmasıdır. DAİŞ’e karşı gerillalar ile birlikte halkımızı savunuyoruz" dedi.
Kerkük’ün Dakuk kasabasının Peşmerge sorumlusu Muhammed Rüstem, Dakuk ve çevresindeki gelişen askeri operasyonları, Tuz Hurmatu yakınlarındaki Amerli ve Süleyman Beg'in kurtarıldığı operasyonlar ve alandaki son durum ile HPG/YJA STAR gerillalarının Güney Kürdistan şehirlerindeki geliştirdiği ortak mücadelenin ne anlama geldiğini değerlendirdi.
Kerkük'e yaklaşık 57 kilometre mesafede bulunan Dakuk, aynı zamanda Kakai Kürtlerinin de kalelerinden biri olarak görülüyor. Heterodoks bir din olan Kakailer, inanç olarak Doğu Kürdistan'daki Yarsaniler ile kardeşler. Kakailik ve Yarsanizm aynı zamanda Ehli Hak olarak da adlandırılıyor. "Kardeşlik" anlamına gelen Kakailik ile Ezidi arasında da çok benzerlik bulunuyor. Ezidilik gibi Kakailiğin de köklerinin Zerdüştlüğe dayandığı belirtiliyor. Dakuk'taki nüfusları 20 bin, Irak genelinde ise 75 bin olarak tahmin ediliyor.
Gerilla güçleri ilk olarak 9 Ağustos günü Kerkük'e ulaştı. Gerilla birliklerinin Kerkük, Maxmur ve Şengal başta olmak üzere Güney Kürdistan'da harekete geçmesi hem büyük bir heyecan uyandırdı hem de tarihi bir gelişme olarak değerlendirildi.
Peşmerge ve Irak güçleri 31 Ağustos günü önce Şii Türkmenlerin çoğunlukta olduğu 18 Haziran'dan beri IŞİD kuşatması altındaki Amerli kasabasını kurtardı. Bir gün sonra, 1 Eylül günü de bu kasaba yakınında bulunan Süleyman Beg beldesi, insanlık düşmanı örgütün elinden alındı. Süleyman Beg, 11 hafta boyunca çetelerin işgalinde kalmıştı.
-Dakuk’taki askeri durumlar ne düzeyde?
Dakuk’taki asayiş kontrolü peşmergenin elinde. Polis gücümüz var. Genel mıntıkayı ve köyleri savunuyoruz. Tüm Kürt köyleri denetimimizde, Kakai köylerini de savunuyoruz. Kakai mıntıkası, Talabani mıntıkası ve Dakuk merkezinde şimdilik herhangi bir sorun yok.
Tüm Kürdistan sınırında mevzilendik ve buraları tutuyoruz. Gerilla gücü de geldi ve Taze Hurmatu'dan, Dakuk hattına kadar olan alanı birlikte tutuyoruz. Gerillanın gelişi ile birlikte tüm gücümüz moral aldı.
Son günlerde gerçekleştirdiğimiz operasyonlar ile DAİŞ bazı yerlerde çekildi. Rabia’dan Celawlaya kadar devam eden direniş çeteleri korkuttu. Peşmergeler ve gerillalar birlikte Maxmur’da da çetelere karşı savaştı. Saadiye ve Celewla’da (11 Ağustos'ta kurtarıldı) da Irak güçleri ile birlikte çatışmalara katıldık. Amerli kasabasında da Irak ordusu ile birlikte orayı çetelerden temizledik. Tüm bu direniş yerlerinden DAİŞ kendi mevzilerini bile savunamadı.
ÜÇ KOLDAN OPERASYON GELİŞTİ
-Amerli ve Süleyman Beg kasabalarında çetelere karşı operasyonlar gerçekleştirildi. Operasyonların sonuçları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Tuz Hurmatu tarafında üç kol halinde gerçekleşen bir operasyon oldu. Bir kol, Yengice, bir kol Süleyman Beg, diğer kol da Amerli'ydi. Amerli halkı üç aydır DAİŞ çeteleri yüzünden dışarıyla bağlantı kuramıyordu. Üç aydır oradaki halk çok zorlandı. Gerçekleşen operasyonlar ile büyük bir başarı sağlandı. Bağdat-Kerkük yolunun güvenliği sağlandı. Amerli’deki Türkmenler kurtarıldı.
ÇETELER KENDİ ÖLÜLERİNİN DE KAFALARINI KESİYOR, NEDEN?
-Çeteler Engice kasabasına da saldırdı. Çetelerin ağır kayıplar verdiği söyleniyor. Yine çetelerin kendi cenazelerinin başlarını kopardıkları söyleniyor. Bu saldırıyı ve çetelerin neden cenazelerinin kafalarını kopardıklarını söyleyebilir misiniz?
Engice’ye 3 Eylül'de saldırı oldu. 400 kişinin toplandığı söylenmişti ve gece gittik. Sabaha karşı oradaki gücümüzle birlikte orayı savunduk. Eğer Engice düşseydi Süleyman Beg’de tehlikeye girecekti. 12 çetenin cenazesini gördük. Hepsinin de kafalarını koparıp götürmüşlerdi. Nedeni ise, dışardan gelenlerdir ve tanınmasını istemiyorlar. İki tane de peşmergemiz şehit düştü.
BU ÇETELER TÜM İNSANLIĞIN DÜŞMANIDIR
-YNK peşmergeleri ve HPG gerillaları birlikte mevzilenmiş, Kerkük hattının savunmasını yapıyorlar. Gerillanın buralarda olması sizin için ne anlam ifade ediyor?
YNK peşmergeleri sürekli ulusal birlikten yanadır. Güney Kürdistan’da uzun süredir mücadele ediyor. Birçok yerde kendini örgütlemiş durumdadır. Gerillanın gelişi bizi çok sevindirdi. Gerillanın gelişi sadece güney Kürdistan için değil; Rojava, Doğu, Kuzey Kürdistan’ın savunması demektir. Bugün Kerkük için birlikte mücadele ediliyor bu Kürdistan’ın savunması anlamına geliyor. Kürdistan üzerinde yaşayan tüm halkların savunmasıdır. DAİŞ’e karşı gerillalar ile birlikte halkımızı savunuyoruz.
Güney Kürdistan’a saldıran çeteler sadece Kürtlerin düşmanı değil, tüm insanlığın düşmanlarıdır. Biz bu toprakların insanlarıyız. Çeteler ise nerden geldikleri belli olmayan ve insanlıktan nasibini almamış kişilerdir.
Gerilla olsun, YPG olsun, peşmerge olsun hepsi de Kürdistan’ın savunma gücüdür. Hepimiz de Kürdistan için gelişen çete saldırılarına karşı ortak savaşıyoruz. Bugün güney Kürdistan’da gerillalar ile birlikte insanlık için anlamlı bir güç oluşmuş durumdadır. Bugün güney Kürdistan için birlikte mücadele ediyoruz, yarın başka bir parçada yine ortak mücadele ederiz.
'TEK RENGİZ, TEK SESİZ VE AMACIMIZ BİRDİR'
Her parça Kürdistan’da gelen gerillalar var. Herkes bilmeli ki, biz tek rengiz, tek sesiz ve bir amacımız var. Zumar, Rojava, Rabia, Celewla, Maxmur, Kerkük, Dakuk'ta her yerde çetelere karşı mücadele yürütüyoruz. Bizim için hiç fark etmiyor ve önemli olan Kürdistan için mücadele etmektir. Tüm dünyadaki Kürtler Rojava Kürdistan’ına ve Güney Kürdistan’a yardım etmeliler. Hepimiz biriz. YPG’ye, Peşmergeye güç verin ve çeteleri Kürdistan’dan atalım. Zaman kaybetmeden halkımız bir olduğunu, tek renk olduğunu ortaya koymalıdır.
No comments