Maxmurlular: BM’den yardım alamıyoruz
MAXMUR (DİHA) - Türkiye devletinin baskılarından dolayı Maxmur’a göç etmek zorunda kalan mülteciler, BM ve yerel hükümetin hiçbir yardımını görmediklerini belirterek, 21 yıldır PKK’nin kendilerine sahip çıktığına dikkat çektiler.
Türkiye devletinin 90′lı yıllardaki baskılarından dolayı Maxmur mülteci kampına göç etmek zorunda kalan Kürtleri burada savunmasız bırakan BM ve yerel hükümetin aksine PKK güçleri mültecileri 21 yıldan bu yana saldırılara karşı koruyor. Yurtlarını ve köylerini terk ederek geldikleri Maxmur’da yaşayan binlerce Kürt mülteci davalarından vazgeçmemek uğruna bin bir zorluğa göğüs geriyor. Maxmur’da yaşadıklarını dile getiren kamp sakinlerinden Derviş Kara, 21 yıldan bu yana büyük zorluklar içinde yaşadıklarını ve yaşadıkları zor süreç içinde kendilerine tek desteğin Kürt Özgürlük Hareketi tarafından verildiğini belirtti. “Bizleri mültecilik süreçlerimizde destekleyen ve bizlere sahip çıkan sadece Kürt Özgürlük Hareketidir” diyen Kara, baskılara ve sömürüye karşı kendilerini koruyarak davalarına sahip çıkmaya çalıştıklarını söyledi. Maxmur kampı sakinlerinin varlığını PKK ve Lideri Abdullah Öcalan’a borçlu olduğunu vurgulayan Kara, “Herkes bilmeli ki, bugün eğer varlığımızdan bahsedebiliyorsak; Önderliğimizin, PKK’nin ve Şehitlerin sayesinde varlığımızdan bahsedebiliyoruz” dedi.
‘Şengal’de yapılanlar Maxmur’da da yapılmak istendi’
IŞİD çetelerinin yoğun saldırılarına maruz kalan Maxmur’un zorlu bir süreç daha yaşadığının altını çizen Kara, “Maxmur kampındaki çıkışımız büyük bir başarıydı. Şengal’de yaşanan katliam gözler önündedir. IŞİD Şengal’de gerçekleştirmek istediği katliamı burada da gerçekleştirmek istiyordu. Biz onların bütün ortak planlarını boşa çıkarttık” şeklinde konuştu. Kampta yaşadıkları tüm zorluklara ve saldırılara karşı direneceklerine vurgu yapan Kara, köylere dönüş konusunda ise şunları söyledi: “Önderliğimizin koşulları düzeltilmeyene kadar bizim de koşullarımız sağlam olmadan Kuzey’e ve köylere bir dönüşümüz olmayacaktır.”
‘Ne BM, nede Yerel Hükümet bize yardım etmedi’
Kamp sakinlerinden Ramazan Mıjini’de yaşadıkları durumla ilgili şimdiye kadar hiç kimsenin yardım etmediğini belirterek, yetkililerin sorumsuzluğuna dikkat çekti. Maxmur mültecileri arasında çok güçlü bir ittifakın olduğunu dile getiren bir diğer kamp sakini Mesut Tok, Birleşmiş Milletlerin ve yerel hükümetin tutumunu eleştirdi. IŞİD saldırılarından sonrasında Maxmur kapını terk etmek zorunda kaldıklarını ve Şengalliler gibi bir katliam yaşamak istemedikleri için savunmaya geçtiklerini belirten Tok, büyük bir katliamdan kurtulduklarını şimdi ise yaşadıkların durumun iyi olmadığına değindi. Camilerde 300 insanın bir arada kaldığını ve bu durumun hastalıklara yol açacağına işaret eden Tok, “Birleşmiş milletlerin yerel hükümetin şimdiye kadar bizlere bir yardımda bulunmadı. Barınma ve yerleşme yerlerini zamana yayarak dağılmanın hesapları sonuç vermeyecek, sonuna kadar beraber kalıp davamıza bağlı kalacağız” diye konuştu. Fatma Tok isimli kamp sakini de, Türk devletinin ve yerel hükümetin yaklaşımları ve tutumlarına dikkat çekerek, “Düşmanlarımızdan kaçıp, Güney Kürdistan’da zorluklarla karşı karşıya kaldık ve en son Maxmur’a da geldiğimizden bu yana yerel hükümettin şimdiye kadar hiçbir ziyareti olmadı” şeklinde konuştu.
‘Erdoğan ve IŞİD çeteleri birlikte saldırıyor’
IŞİD çetelerinin ve Türk devletinin, Kürt halkı üzerinde bir ortaklığa vardıklarını dile getiren Bese Budak ise, yıllar önce Türk devletinin zulmünden kaçıp Maxmur’a geldiklerini hatırlatarak, “Ne yazık ki bugün de Türk devleti ve Erdoğan, IŞİD çeteleriyle beraber bize saldırıyorlar” dedi. Abdulkerim Salih isimli Kürt mülteci ise, mültecilikleri süresince kendilerine yalnızca PKK’nin sahip çıktığını vurgulayarak, “Bizlere PKK sahip çıktı. Kimse kapısını bizlere açmadı. Çağrımız odur ki; Birleşmiş Milletler ve yerel hükümet Maxmur mültecilerine bir yerin bulmalı” şeklinde konuştu.
Türkiye devletinin 90′lı yıllardaki baskılarından dolayı Maxmur mülteci kampına göç etmek zorunda kalan Kürtleri burada savunmasız bırakan BM ve yerel hükümetin aksine PKK güçleri mültecileri 21 yıldan bu yana saldırılara karşı koruyor. Yurtlarını ve köylerini terk ederek geldikleri Maxmur’da yaşayan binlerce Kürt mülteci davalarından vazgeçmemek uğruna bin bir zorluğa göğüs geriyor. Maxmur’da yaşadıklarını dile getiren kamp sakinlerinden Derviş Kara, 21 yıldan bu yana büyük zorluklar içinde yaşadıklarını ve yaşadıkları zor süreç içinde kendilerine tek desteğin Kürt Özgürlük Hareketi tarafından verildiğini belirtti. “Bizleri mültecilik süreçlerimizde destekleyen ve bizlere sahip çıkan sadece Kürt Özgürlük Hareketidir” diyen Kara, baskılara ve sömürüye karşı kendilerini koruyarak davalarına sahip çıkmaya çalıştıklarını söyledi. Maxmur kampı sakinlerinin varlığını PKK ve Lideri Abdullah Öcalan’a borçlu olduğunu vurgulayan Kara, “Herkes bilmeli ki, bugün eğer varlığımızdan bahsedebiliyorsak; Önderliğimizin, PKK’nin ve Şehitlerin sayesinde varlığımızdan bahsedebiliyoruz” dedi.
‘Şengal’de yapılanlar Maxmur’da da yapılmak istendi’
IŞİD çetelerinin yoğun saldırılarına maruz kalan Maxmur’un zorlu bir süreç daha yaşadığının altını çizen Kara, “Maxmur kampındaki çıkışımız büyük bir başarıydı. Şengal’de yaşanan katliam gözler önündedir. IŞİD Şengal’de gerçekleştirmek istediği katliamı burada da gerçekleştirmek istiyordu. Biz onların bütün ortak planlarını boşa çıkarttık” şeklinde konuştu. Kampta yaşadıkları tüm zorluklara ve saldırılara karşı direneceklerine vurgu yapan Kara, köylere dönüş konusunda ise şunları söyledi: “Önderliğimizin koşulları düzeltilmeyene kadar bizim de koşullarımız sağlam olmadan Kuzey’e ve köylere bir dönüşümüz olmayacaktır.”
‘Ne BM, nede Yerel Hükümet bize yardım etmedi’
Kamp sakinlerinden Ramazan Mıjini’de yaşadıkları durumla ilgili şimdiye kadar hiç kimsenin yardım etmediğini belirterek, yetkililerin sorumsuzluğuna dikkat çekti. Maxmur mültecileri arasında çok güçlü bir ittifakın olduğunu dile getiren bir diğer kamp sakini Mesut Tok, Birleşmiş Milletlerin ve yerel hükümetin tutumunu eleştirdi. IŞİD saldırılarından sonrasında Maxmur kapını terk etmek zorunda kaldıklarını ve Şengalliler gibi bir katliam yaşamak istemedikleri için savunmaya geçtiklerini belirten Tok, büyük bir katliamdan kurtulduklarını şimdi ise yaşadıkların durumun iyi olmadığına değindi. Camilerde 300 insanın bir arada kaldığını ve bu durumun hastalıklara yol açacağına işaret eden Tok, “Birleşmiş milletlerin yerel hükümetin şimdiye kadar bizlere bir yardımda bulunmadı. Barınma ve yerleşme yerlerini zamana yayarak dağılmanın hesapları sonuç vermeyecek, sonuna kadar beraber kalıp davamıza bağlı kalacağız” diye konuştu. Fatma Tok isimli kamp sakini de, Türk devletinin ve yerel hükümetin yaklaşımları ve tutumlarına dikkat çekerek, “Düşmanlarımızdan kaçıp, Güney Kürdistan’da zorluklarla karşı karşıya kaldık ve en son Maxmur’a da geldiğimizden bu yana yerel hükümettin şimdiye kadar hiçbir ziyareti olmadı” şeklinde konuştu.
‘Erdoğan ve IŞİD çeteleri birlikte saldırıyor’
IŞİD çetelerinin ve Türk devletinin, Kürt halkı üzerinde bir ortaklığa vardıklarını dile getiren Bese Budak ise, yıllar önce Türk devletinin zulmünden kaçıp Maxmur’a geldiklerini hatırlatarak, “Ne yazık ki bugün de Türk devleti ve Erdoğan, IŞİD çeteleriyle beraber bize saldırıyorlar” dedi. Abdulkerim Salih isimli Kürt mülteci ise, mültecilikleri süresince kendilerine yalnızca PKK’nin sahip çıktığını vurgulayarak, “Bizlere PKK sahip çıktı. Kimse kapısını bizlere açmadı. Çağrımız odur ki; Birleşmiş Milletler ve yerel hükümet Maxmur mültecilerine bir yerin bulmalı” şeklinde konuştu.
No comments