PYD, 6. Kongresinin sonuç bildirgesini yayınladı
HABER MERKEZİ – 12. kuruluş yıldönünümünde gerçekleşen ve iki gün süren PYD6. Genel Kongresi’nin sonuç bildirgesi açıklandı. PYD kongresinde; Suriye kirizine demokratik çözüm, ulusal birlik ve ulusal kongre ile Kürdistan’dan göçe kadar birçok konuda önemli kararlara gidildi.
20 Eylül’de 273 delege ile Kürdistan parçaları, Suriye ve Avrupa’dan 300’ün üzerinde misafirin, çok sayıda siyasi parti, örgüt, bağımsız şahsiyet ve aktivistin katıldığı PYD 6. Kongresinin sonuç bildirgesi yayınlandı.
Rimêlan kasabasında 2 gün süren ve ‘Bir demokrasi festivali’ olarak tanımlanan PYD kongresinde; Demokratik Suriye Konseyi’nin oluşturulması ve Suriye kirizne demokratik çözüm bulunmasına zemin hazırlamak amacıyla Rojava’da, ‘Suriye muhalefet güçleri kongresi’nin gerçekleştirilmesi, Ulusal kongre çalışmalarında aktif rol alınması ve Mezopotamya halklarının varlığına dönük büyük bir tehlike ve tehdit oluşturan Kürdistan’dan göçün önünün alınmasına dönük bir dizi karar alındı.
PYD 6. Kongresinin sonuç bildirgesi şöyle:
“Partimiz 6.kongresini 20-21 Eylül tarihleri arasında Cizîr kantonunun Rimêlan kasabasında, demokratik özerklik yönetimi temsilcileriyle yurt içinden ve dışından parti örgütlerimizi temsil eden 273 delegenin yanısıra Kürt, Kurdistanî ve Avrupa partileri ile bağımsız şahsiyetlerden 300 misafirin katılımıyla gerçekleştirmiştir. Suriyeli, Kürdistanlı, uluslararası onlarca Kürt, arap, süryani, asuri parti ve örgütü ile siyasi, toplumsal, kültürel şahsiyet ve aktivistler mesaj göndererek kongremizi kutlamış, partimizin bu süreçte yürüttüğü mücadeleye destek ve dayanışmasını ifade etmiştir.
- genel kongremiz Rojava’dan diğer Kürdistan parçalarından ve dünyadan partilerin farklı farklı düşüncelerinin biraraya toplandığı bir demokrasi festivaline dönüşmüştür. Bununla birlikte herkesin, partimizin bölgedeki tüm halkların elbirliği ve dayanışmasına dayalı olarak yürüttüğü mücadelesine destek verip yanında olduğunu belirtmiş olması da bizler için ayrı bir onur kaynağıdır
Kongrenin ilk gününüde (20 Eylül) Parti Eşbaşkanlığının politik raporu okunduktan sonra misafirler konuşmalar yapmış, kongremize gönderilen kutlama mesajları okunmuştur. Kongremiz iki gün ardarda devam etmştir. Bu iki gün içerisinde parti örgütlerimizin siyasi ve örgütsel raporları okunup değerlendirilmiş, parti siyasi programı ve tüzüğü gözden geçirilmiş, kongre hazırlık komitesi tarafından gerekli düzeltmeler yapılmıştır.
Dünya, bölge ve yurt içindeki duruma ilişkin geliştirilen siyasi değerlendirmelerde şu tespitler yapılmıştır: Ortadoğu’da dünya global sistemi çok sıcak ve tümüyle kanlı bir savaş yürütmektedir. Bölgesel siyaset ve çıkarların etkisiyle bu savaş, giderek insanlığın temel değerleri ve prensiplerine karşıt her türlü araç ve yöntemin kullanıldığı çok kirli bir savaşa dönüşmüştür. Somutta bu durum kültürel, toplumsal ve insani değerlere yönelik çok ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. Bu da insanlık değerleri ve onurunu savunan tüm demokratik güçlerin yan yana gelip dayanışmalarına ve aynı mevzide karanlık güçlere karşı durmalarına vesile olmuştur. Bu dayanışmadaki en temel amaç da geriye kalan değerleri insanlığın varlığına yönelik büyük bir tehdit ve tehlikeye dönüşen bu hastalığın mikrobundan korumaktır.
Kongrede hazır bulunanlar bu hastalığa son verme mücadelesine devam etmekte ısrarlı ve güçlü bir iradeye olduklarını belirtirken partinin bu konuda esas aldığı yolun en doğru yol olduğunu da ifade etmiştir. Onur devrimi iken demokrasi yolundan saptırılan halk hareketi sonucunda ortaya çıkan Suriye krizinine ve Ortadoğu’nun içinden geçtiği sancılı duruma çözüm gücü olabilmesi için partinin bu doğru yolunda daha da derinleşip kendini büyütmesi gerektiğine işaret edilmiştir. Suriye’deki birçok kesim ve çevre, Partimizin geleceğin Suriyesi için kendilerinin de talep ve umutlarının temsilciliğini yaptığını gördüğünden partinin halk tabanının daha da genişletilip tüm Suriye toplumunu içine alacak büyüklüğe erişmesi temel bir zorunluluk olarak görülmüştür.
Kongrede siyasi durum değerlendirmesi yapanlar partinin siyasi ve diplomatik çalışmaları kapsamında uluslarası sosyalist yapıya katılımın da olumlu görülmüş, ancak kader tayin edici sıcak savaş gerçeğinin tüm gereksinimlerini karşılayabilmesi için bu çabaların ısrarla devam ettirilip daha güçlü yürütülmesi gereğine dikkat çekilmiştir. Yine Suriye krizinin siyasi çözümüne dönük Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Özel temsilci Staffan De Mistura ve heyeti aracılığıyla yürüttüğü çabaların önemine değininlerek, sahip olduğu tutum yerinde görülmüş ve daha da zenginleştirilmesine ihtiyaç olduğu dile getirilmiştir. Partimizin, Kürt davasına yaklaşımlarında gidermeye çalıştığımız kimi ayrı düşüncelerine rağmen Heyet El-Tensîq içindeki varlığının devamı olumlu bir adım olmuştur. Suriye krizininin çözümüyle ilgili olan taraflarla, özellikle de Demokratik Özerklik Yönetimimizin içinde Demokratik Suriye Konseyi’nin oluşturulmasını da önerdiği çözüm projesine yakın olan kesimlerle ilişki ve diyalogun sürdürülüp daha da geliştirilmesi benimsenmiştir.
Geliştirilen değerlendirmelerde partimizin YPG/YPJ güçlerine, Rojava demokratik Özerklik Yönetimi kurumlarına siyasi ve manevi açıdan destek olmayı öngören siyaseti olumlu görülmüştür. Yine partinin kürtler arası iç ilişkleri de olumlu görülüp bu ilişkilerin daha da geliştirilip derinleştirilmesi gereğine vurgu yapılmıştır. Bunun yanında Kürdistan Ulusal Kongresinin gerçekleştirilmesi ve dört parçadaki kürtlerin en üst karar organı olması için partinin Kurdistanî güçlerle daha sıkı ve güçlü ilişkiler geliştirilmesinde aktif rol oynamasının önemine işaret edlmiştir. Kongremize Kurdistanî güçlerin katılımı selamlanmış ve bu durum ‘Kürt Ulusal Kongresinin toplanması yolunda gelişen olumlu bir adım’ olarak tanımlanmıştır.
Kongremizde Suriye krizinin çözümüne zemin oluşturmak amacıyla Rojava’da, ‘Suriye muhalefet güçleri kongresi’nin gerçekleştirilmesi kararlaştırılmış, bunun için Suriye ve diğer parçalardaki tüm kürt kesimlerle ilişki içine girilecektir.
Yine Mezopotamya halklarının varlığına dönük büyük bir tehlike ve tehdit oluşturan Kürdistan’dan göçün önünün alınmasına dönük çalışmalar için de bir dizi karar alınmıştır. Kongre katılımcıları bu göçertme siyasetinin çok planlı ve savaşla bölgedeki demografik yapıyı değiştiremeyen güçler tarafından yürütüldüğünü çok çarpıcı bir şekilde görmeye başlamıştır.
Kongre sonunda yapılan seçimlerde delegelerimizin büyük çoğunluğunun verdiği oylarla Asya Abdullah ve Salih Muslim arkadaşlarımızı yeni dönem için eşbaşkan olarak seçmişlerdir. Yiner seçmler sonucunda 16’sı kadın olmak üzere 37 kongre üyesi Parti Meclisi’ne seçilmiştir. (PM’de kadın temsil oranı % 43 düzeyine ulaşmıştır)
Eşbaşkanlar, Parti Meclisi üyeleri ve Kongre delegeleri mücadele çizgilerini sürdürüp bu mücadelede şehitlerin amaçlarını gerçekleştirmek için her zaman Rojava halklarının kadın ve erkek yiğit şehitlerini esas alacaklarının sözünü yinelemiştir.”
No comments