Türk DAIŞ çetelerinden Um Hoş köyünde inanılmaz vahşet

TOLÎN HESEN – XALID HESEN

EFRÎN – DAIŞ çetelerinin zulmünden kaçan Um Hoş köylüsü X.A, ağırlıkta türkçe konuşan çetelerin halkın evlerine el koyup askeri karargaha dönüştürdüğünü ve çocuklara zorla “İslam” adı altında Cihad ve kafa kesme dersleri verdiğini belirtti.

Yaklaşık bir ay önce ‘El-Şehbaa bölgesi’ olarak adlandırılan Halep’in kuzeydoğu kırsalındaki Babbölgesinde çoğunlukla kürtlerin yaşadığı Um Hoş köyünü işgal eden DAIŞ çetelerinin halka dönük kirli uygulama ve tehditleri üzerine birçok yurttaş evini barkını bırakıp Efrîn kantonuna sığınmak zorunda kaldı.

Ailesiyle birlikte Efrîn’e sığınan ve Şêrawa ilçesindeki Rubar Kampı’na yerleşen Um Hoş köylülerinden 36 yaşındaki X.A., DAIŞ çetelerinin halkı sindirmeye, kaçırtmaya dönük tehit ve vahşet uygulamalarını ANHA’ya anlattı.

Halkın evleri askeri karargahlara dönüştürüldü

X.A. yurttaşların ancak göç edip kaçarak canlarını kurtarabildiğini ve bu yüzden birçok ailenin malını mülkünü bırakarak can havliyle Efrîn kantonuna sığındığını söyledi.

DAIŞ çetelerinin göç eden ailelerin evlerine ve mal mülklerine el koyduğunu belirten X.A, “evlerimizi askeri karargahlara dönüştürdüler. Evlerin üzerine de “Devlet (DAIŞ) Vakfı” veya “Burası artık İslam Devletinin (DAIŞ) mülküdür” türünden yazılar yazıldı. Buna itiraz eden, karşı çıkanlar tutuklanıp işkenceden geçiriliyor, cezalandırılıyor. Hatta başları bile kesilebiliyor” dedi.

Vahşetin adı “Cihad Dersi” oldu

X.A,’nın anlatımına göre; çeteler ‘din ve İslam dersleri’ adı altında çocuklardan yaşlılara kadar herkese Vahabi-Selefi mezhep sapkınlığını zorunlu kıldı. Ancak çeteler bu sözde islam derslerinde de cihad, “Murted” dedikleri kişileri öldürme, kafa kesme, halk içinde korku ve dehşet yaymayı öğretmeye koyuldu. Bu vahşet derslerine katılmayanlar ise getirilip kalabalık önünde barbarca işkenceden geçirildi.

Çetelerin genelde gündüzleri uyuduklarını söyleyen X.A, akşamla birlikte yoğun hareketlilik içine girdiğini, Suriye muhalif gruplarına saldırı hazırlıkları yaptıklarını, dükkanları yakıp yağmaladıklarını, bombalı araçlar hazırladıklarını buna benzer birçok yöntemle halk içinde terör estirerek insanlara korku saldıklarını kaydetti.

Tanık olduğu çete vahşetini X.A, “Çeteler bir seferinde büyük bir bombalı aracı (Kamyon) köyün içinde patlattılar. Bu köyümüzdeki en büyük patlamaydı. Bu yüzden birçok sivil köylü öldü. Çeteler halktan insanları öldürüyor ve açık açık cesetlerini de çöplüklere atıyor” sözleriyle dile getirdi.

‘Çeteler türkçe konuşuyor’

Um Hoş köylüsü X.A, köyden kaçıp Efrîn’e doğru geldiklerinde, kendilerini bir kontrol noktasında durduran çetelerden birinin kendisiyle türkçe konuştuğunu ve çetelerin birçoğunun türk olduğunu belirterek “Korkudan mı kaçtığımızı yoksa tutuklu olup da ellerinden mi kaçtığımızı öğrenmek için yara veya işkence izleri var mı diye vücudumuzu kontrol ettiler” dedi.

Halen üzerlerindeki dehşet ve korkuyu atamayan X.A, Efrîn Kantonuna ulaştıktan sonra El-Şehbaa bölgeleri Yürütme Meclisi’nin kendisini ailesiyle birlikte Şêrawa ilçesine bağlı Basilê köyündeki Rûbar Kampı’na yerleştirerek kendilerine yardımcı olduklarını söyledi.

 (aç)

ANHA